Yazı büyüklüğünü değiştirmek için  + + + + +

28 Mayıs 2009 Perşembe

Geliboluda ikinci gün - Deniz Tarağı faslı


Bu sabah yine denize çıkıp bu sefer Çankaya burnundan geri döndük yarım saat sonra. Rüzgar yine yok sayılır ama Poyraz denizleri delikanlı. En azından benden daha delikanlı.

Hava durumuna göre yarın rüzgar karayele dönecek. Bu yolumuz üzerinde karadan doğru esiyor olacak demek. En kötü durumda sahile yakın seyrettiğimizde dalga etkisini almadan rahatca gidebiliriz demek.

O yüzden yarını beklemeye karar verdik. Ayvalıkta 4 gün geçirmiştik. Gelibolunda niçin 3 gün geçirmeyelim üstelik burada deniz tarağı da var ve çok ucuz. Tanesi 15 kuruştan 100 tane aldık aracısız direk müstahsilden. Bugün bulabilirsem bir okadar daha alıp İstanbula kadar götürmeyi planlıyorum. Ama ölmemeleri önemli.



Onun için deniz içinde resimde gördüğünüz çuvalda saklanmaları gerekiyor. Ölürlerse en çok 1 saat içinde tüketilmeleri ya da deepfreeze konulmaları gerek. Deepfreeze olmadığına göre fazla seçenek yok. Yeriz hepsini herhalde.

Mademki bugün de buradayız ben yine yemek içmek faslından devam edeceğim.


Resimdeki soğan çuvalından dün akşamki salata için 20 tane tarak aldım. 1 çay bardağı su koyduğum tencerenin içine koydum. İspirto ocağımızı yakıp üstüne yerleştirip kapağını kapattım.





Yaklaşık 10 dakika boyunca yoğun deniz kokusu yayan tencerenin altını kapatıp kapağını açtığımda tarakların hepsi pişmiş ve kapaklarını açmışlardı.

Biraz soğumalarını bekledikten sonra keskin bir bıçakla içleri kabuklarından ayırıp bir köşedeki siyah torbalarını kesip attım.

Tabağa dizilen içlerin üzerine önce sızma zeytinyağı, sonra az limon sonra bol dereotu ve az karabiber konduktan sonra özel bir lezzet, güzel bir meze servise hazır oldu . (bize göre tuz istemiyor)

Daha sonra Sancağımızdaki tekneden bize büyük misafirperverlik ve dostluk gösteren Hüseyin reis ve Kemal reisten dan ikram tekir ve mezgit tava gelmezmi.

Bizde o zaman Yeşil İzmirin kapağını açmak farz oldu diyerek gereğini yaptık ve tekneden tekneye çok hoş bir balık, deniz, Gelibolu, Sinop vb. bir sohbet ile geceyi sonlandırıp uyuduk.

Posted by Picasa

4 yorum var:

Unknown dedi ki...

Gelibolu nun da keyfini çıkaracaksınız gibi gözüküyor...
Yedikleriniz içtikleriniz sizin gördüklerinizi bizimle paylaşıyorsunuz; ama resimlerde problem oluşmuş herhalde, gözükmüyorlar...
selam ve sevgiler...

mehmet faik milli dedi ki...

Seyir başlangıcı ile seyir sonu tonaj arasındaki fark belli bir kiloyu geçerse, Gümrük te problem olur Oğuz Bey...Şaka yapıyorum..Afiyet olsun..Bu blog sayesinde biz de gezmiş, görmüş ve yemiş kadar oluyoruz inanın..

Halil HAZİNEDAROĞLU dedi ki...

Bardaklar olmamış Reis....Yakışmamış aslan sütüne...Senin racona da sığmaz böyle yamukluklar, denizde de olsan, tekne de de olsan teyakkuz halinde olacan....Lütfen yani!

nevzat dedi ki...

Afiyet şeker olsun,Gönüllerin Paşası sensin bundan böyle.Landodan alıyorum Paşalığı,baksana keyfin paşalarda yok.
Tarak meselesine gelince,bu landonun uzmanlık dalı,lezzetli tarağı o bilir,artık limonlar mı yağlar mı bilemem,yanında rakı mı gider şarap mı ?
Sitede başlamış anlatmaya,deniz tarağı nasıl toplanır,nasıl muhafaza edilir,nasıl yenilmelidir diye.
Yolunuz hep açık olsun..

Yorum Gönder