Bu sabah rahat rahat uyuduk. Saat 8:00 olmuştu çoktan uyandığımızda. Topu topu 12 mil yolumuz kalmıştı önümüzde. Aslında eve gelmiş bahçeye girmiştik ama arka kapının önünde bekliyor gibiydik. Tek yapmamız gereken evin arkasından önüne dolaşıp ön kapıdan içeri girmekti.
Ancak limandan gelen haberler iyi değildi. Balıkcı barınağında Rast için bundan 2 ay önce siparişini verdiğimiz iskele ve bağlama yeri hala bitmemişti. İskeleyi yapan usta 2 gün daha zaman istiyordu.
İşte bu yüzden bu yolculuğu Aklimanda tamamlayıp eve arka kapıdan girmeye karar verdik. Rast'ı ön limanda tekneleri ile karşılama hazırlığı yapan arkadaşlardan özür diliyoruz. Böylesi daha iyi oldu.
Sarı kadirin Şükrüye ait Aklimandaki iskele ve tonoz ise son derece rahat ve güvenli idi. Şükrünün teknesi ön limanda olduğu için bu iskele yaz boyu boştu ve rahatca kullanabilirdik.
Ağır aksak, biraz durgun, biraz hüzünlü , teknedeki eşyalarımızdan eve gidecekleri toparladık sevgili Rast'ın içini dışını temizledik. Tentelerini indirdik. Tonoz halatını ve baş iplerini sıkıladık iyice emniyete aldık. Şalter ve vanaları kapattık. Rast'ı orada Aklimanda kalan arkadaşlara emanet ettik. Arabamızı arkadaşlar getirdiler yükledik ve 20 km uzaklıktaki köyümüzün yolunu tuttuk.
Bu bölümü köyden yazıyorum. İstenmeden yazılan bir bölüm ama son bölüm değil. 2-3 gün daha yazıp kendimce eksik olan bazı bilgileri tamamlayacağım. İstatistiki bilgileri verip enteresan bazı olayları anlatacağım. Vakitsizlikten yanıtlayamadığım bazı sorular var onları yanıtlayacağım
Ve sonra bir sonraki projeye kadar başka işler çoğunlukla çiftcilik ve balık tutma ile ilgileneceğiz.
Daha sonra kimbilir ???
Rast ile başladık belki Nihavent ile devam ederiz sonra belki Saba gelir belki Neva..
Sadece Rast'ın İzmir-Sinop yolunun hikayesi bitti..
Hayat devam ediyor..