Alışveriş ve ikmal tamamlandıktan sonra saat 14:00 gibi Zonguldak limanından ayrıldık.
Zonguldaktan çıktıktan 4 mil sonra Kilimli barınağı ondan da 3 mil sonra Çatalağzı termik santralinin barınağı var. Her ikisini de pas geçtik ve 7 mil sonraki filyos barınağını hedefleyerek yola devam ettik.
Çatalağzı Termik santralinin önünde kocaman bir şantiye kurulmuş. Dev bir yüzer şahmerden kıyıdan yarım mil açıkta denize çelik kazıklar çakıyordu. Belliki yeni bir liman tesisi veya iskele yapılacak. Şahmerdan ile kıyı arasından geçip fotografını çekerek yola devam ettik.
Şahmerdanın çekiç sesleri hala kulağımızda ve 1 mil bile uzaklaşmamışken iken başımıza bir iş daha geldi . Tekne normal seyire devam ederken sanki bir şeye takılmış veya vurmuş gibi oldu motorun sesi değişti .Önümüzü sürekli kontrol ediyor olmama rağmen hiç bir şey görmemiştim..
Hemen yol kestim, motoru boşa aldım
Kakıç ile naylonu kolayca pervane ve dümenden kurtardık. Temizlendi gibi gözüktü. İleri alıp motora dikkatli bir şekilde yavaş yavaş yol verdim . Tekne yürüyordu ama sesi iyi değildi ve yürümesi gerektiği gibi yürümüyordu. Bunun üzerine soyunup bıçağımı alıp atladım denize. Şaftın etrafına sarılmış A4 kağıt büyüklüğünde 3 ayrı parça daha temizledim. Ondan sonra herşey yoluna girdi bizde yolumuza devam ettik.
Bütün bunlar olurken Ayşe Zonguldaktan aldığımız çileğin yarısını mis kokulu reçel yaptı. Yaşasın artık sabah kahvaltılarında ekmeğin üstüne peynir , peynirin üstüne çilek reçeli var.
1 yorum var:
Kaptanım Swingim " Bunun üzerine soyunup bıçağımı alıp atladım denize " helal olsun sana...Yazıyı okumadan fotoğraflara bakınca bi an bi poşet dolusu çilek pervaneye sarıldı izlenimi doğuyor...Reçele imrendim..Afiyetler olsun..
Yorum Gönder