"Gün olur, alır başımı giderim,. Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim,. Yelkovan kuşlarının peşi sıra. ..."
31 Mayıs 2009 Pazar
Motor su vermedi biraz bunaldık
Her zamanki gibi bu sabah da 6 da marşı basıp Marmara Ereğlisi hedefli Marinadan çıkıyordumki motorun daha doğrusu egsozun sesi kulağıma kuru kuru geldi kara motoru gibi. Gittim eğildim egsoz çıkışına baktım hakikaten kuru yani egsozdan gelmesi gereken soğutma suyu gelmiyor. Eyvah.
Biraz yol verdim bir tıkanıklık varsa açılsın diye açılmadı aksine duman saldı. Bunun üzerine marinaya tekrar geri giriyordum ki hararet ışığı yandı ve alarm düdüğü çaldı. Çaresiz stop ettim. Ayşe hemen oradaki bir ağ şamandrasını tekneye aldı demir atmışız hesabı.
Çaresiz soyunup teknenin altındaki su giriş ızgarasını kontrol etmek üzere atladım denize sabahın 7 sinde. Daldım baktım ızgara tertemiz. Naylon torba yosun vb. tıkamamış. Sonra çıktım yukarı kurulandım giyindim. Deniz suyunun girişindeki küresel vanayı kontrol etmek için farş tahtasını söktüm. Vanayı kapatıp üstündeki hortumu söküp vanayı açtım şakır şakır su geliyor. Orada da bir sorun yok. Sırada Jabsco vardı denizden suyu emen lastik dişli pompa (resimde motorun önünde altta ve solda gözüken sarı renkli ). Onun ön kapağını söktüm lastik dişlisini kontrol ettim. Yepyeni bir sorun yok. Daha sonra suyu denizden pompaya direk bağlasam belki kısa mesafeden suyu daha rahat çeker (arada 4 m hortum ve bir mekanik filtre var) diye düşündüm.
Nasıl yaparım diye hortum bağlantılarını kontrol ederken arkadaki filtreden gelen hortumun jabscoya girişi bana bir tuhaf ve çok siyah gözüktü . Yakından biraz detaylı inceleyince, telli hortumun buraya geçirilmek için ısıtıldığını neredeyse yakıldığını ve kelepçenin hemen arkasında bir zedelenme olduğunu gördüm. Hortumu hafifce eğince gördüğüm zedelenmenin hortumda 4-5 mm bir yarık olduğunu anladım. Anlaşılan zavallı pompa denizden su çekeceğim diye ne kadar çalışsa da buradaki yırtıktan hava geliyordu. Sorunu bulmuş rahatlamış sorunlu 3-4 cm.i kesip aynı hortumu ısıtmadan yakmadan rahatca jabsconun su girişine takmış kelepçesini güzelce sıkmıştım.
Motoru çalıştırdım egsoz şarıl şarıl su vermeye başladı. Hortumu ateşle ısıtır hele de bu örnekteki gibi yakarsanız malzeme özelliğini ve esnekliğini yitirir , gevrer ve eninde sonunda titreşimle yarılır. Bu iş çok canımı sıktı. Ben sakin bir limanda marinaya 500 m mesafede olmayabilirdim. Ya bugün Marmara Ereğlisine giderken yarı yolda, ciddi dalgalı açık denizde olsaydı bu iş, hararet ışığı yansaydı ve alarmı çalsaydı ne yapardım. Aynı şekilde sakin ve sistematik düşünüp bulabilirmiydim arızayı? Hiç sanmıyorum. Kestiğim hortum parçasını sakladım. İsteyenlere gösterebilirim.
Konular:
jabsco,
motor arızası,
tamirat,
yırtık hortum
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
8 yorum var:
Esselamınaleyküm Reis,
Sabah namazına kalkınca baktım, bakış o bakış...Gözlerim Yanmarı okşayan ellere takıldı kaldı....Sana Reis diyen diller utansın be, Ne Reis'i....? USTA, USTA...USTAM BENİM BE! Ordinaryus Motor Ustası hemi de...Sana bi zaman Ayşe'yi Kunta Kinte gibi çalıştırıyorsun demiştim ya...Oh! beddualar yerine ulaştı demektir...Dün sanırım kıçından ter aktı, aynı zamanda da YUSUF YUSUF durumları da vardı, neyse altında bez var nasılsa, öyle değil mi?
Usta, arızayı bulmuşsun ya, sen yakında Tüm Yanmar Servislerine de ders vermeye gidersin...Ne o! öyle ses değişimden kıllanma felan...Usta, sana bi tüyo vereyim, çaktırmadan enjektör borularından birini gevşet, sonrada uzaktan Ayşe'ye ver talimatı "Kızım 2 numaralı silindirin enjektörü gevşemiş, sık bakalım" diye...Acaip hava olur Usta, "Ulan" derler..."Herife bak, uzaktan motorun sesinden arızayı tanıdığı gibi kaç numaralı silindir olduğunu da bildi" Böyle numerolar sana yakışır Usta Reis...
Sana 2 sıfatlık yerim daha var Reis, USTA'lığı gaptın, geride HOCA ve ÜSTAT kaldı...Ulan yap bi müftülük olay gap Hocalığı, ÜSTAT olman içinse pipo içmn gerek mirim...Beyaz pantul, Lacivert kruvaze ceket, kırmızı çizgili gömlek ve ille de fular...Elde pipo, ayakta ise çorapsız beyaz spor ayakkabı...Ulan çok yakıştı be, vazgeçtim SOYUN reis...Böyle cıbıl kalman daha iyi...
Ulan bu soytarılıkla sen Boğazıda geçersin, yeter artık, bugün yine duruma bakarım ama hava dışarıda nefis şu an...Yola düşmüşsünüzdür umarım...
Unutma, Yol açık, Tükan kapalı...
Sevgiler
Kendini Paşa sanan ,ama aslında maşa olan adam yazıyorsa sabahın köründe ben niye yazmayayım dedim.
Bravo Oğuz kendini motorcu sanan ustalara arıza bulma dersleri vermişsin.Hem buluyorsun ,bulduğun gibi arızayı yoketmeyi de başarıyorsun.Tekrar tebrik ederim.
Denizin ortasında tükan açık olsa ne olur kapalı olsa tombala hesabı ben sadece yolun açık olsun diyorum,hayırlı yolculuklar...
Reis-ül lüle'nin Hocalığa aday olduğunu duyunca görüldüğü üzere sahte müftü ayağa kalktı....5 vakit namazı 3 vakte düşüren Kızıl İmam, senin defteri dürecem ama şimdilik izin veriyorum, az biraz tarak ye hele....
Ustaların Ustası şamak kafalı Reis,
En alttaki resime bakıyorum da aklıma Fizik dersinde gördüğümüz AYNALAR konusu geliyor. Eğilmiş dururken ışığın yansıması ile karterin içini bilem aydınlatmışsın Usta....Bu nasıl iş böyle? Bu ışığı akülere turşu kurar gibi doldurup geceleri neden kullanmıyorsun usta? Ne düşünüyorsun bu hususta?
Yahu Usta, Ben takıldım bu sayfaya....Sen aynı zamanda edebiyatta parçalıyon, motoru parçalarken....Bakarmısınız benzetmeye...
"Motoru çalıştırdım egsoz şarıl şarıl su vermeye başladı sanki doğurabileceği tehlikeli sonuçları düşünmeden cahilce iş yapan insanların durumuna ağlıyordu." Ulan Usta, sakın şarıl şarıl akan yatağa verdiğin zarar ziyan olmasın uykuda...
...devam, Usta şimdi tekrar okudum da sen de hafif bir Yunus kokusu aldım,
Şol cennetin Marmarası,
Yanmar'ın da Capsko'nunda gargarası,
Hortumu hoş tutalım,
Akar şarıl şarıl deyu....
Usta, Jabsco'nun ismini beğenmedim ben...Bundan sonra ona Nevzat diyelim mi? Ne zaman ki Jabsco'nun hortumu patlar, Nevzat'ın hortumu patlamış diyelim okey mi? Okey, Okey....
Ne sırnaşık şeysin sen öyle,bırak kaptanın yakasını ,adam rahat rahat yol alsın.Dönüp dönüp tekrar yazıyorsun.O kadar yazmaya meraklıydın madem neden Orhan Pamuk olmadın..Can dan mı korktun yoksa.Buraya bir daha yazarsan çatlayacam, ona göre ayağını denk al.
Burayı izleyen aklı başında,ağır,terbiyeli kişilerden utan biraz.Bak söylemedi demi seni çok ayıplıyorlar,torun torba sahibi adam bir de küpe taıyormuş diye dedikodu yapıyorlar.Ben şahsen çok üzülüyorum bu duruma.Eski arkadaşın olmasam duyar geçerim ama olmuyor işte.Ben vazifemi yapıp uyarıyorum.
Oğuzum bu adam ve adamın atıştığı kişi rahatsızlık veriyorsa telefon açman yeterlidir.Hadi hayırlı yolculuklar size..
Hey! gidi Koca Kalık Nevzoş Hey!
Yine mi hortum patlattın söyle? Neden böyle yapıyor ve toplumun elektriğini geriyorsun? Milletin derdi seni mi gerdi yavrum...Bu siteyi ve Oğuz'un seyahatini kıskanıp kendini ön plana çıkarmanı teessüflerimle kınıyorum. Bu kadar hasetle dikkat ette mabadı çatlatma...İnsan biraz saygılı olur, Arkadaşının sitesini bile kıskanıyorsun, yazıklar olsun sana...Benim çok canımı sıktın, kusacağım şimdi...Ööööögh! Oh! rahatladım. Zaten Oğuz da gelmiş, dükkan kapalı artık. Bu son meşaj...
Yorum Gönder