"Gün olur, alır başımı giderim,. Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim,. Yelkovan kuşlarının peşi sıra. ..."
23 Mayıs 2009 Cumartesi
Sivricede bir dost
Sivrice'ye ulaştığımızda bizi internetten takip etmekte olan ve varış zamanını aşağı yukarı kestiren Sinoptan çocukluk arkadaşım Mehmet Demirciyi bizi bekler bulduk. Mehmetle 11 yaşında yelkene beraber başlamıştık. Önce Optimistler sonra Piratlarda yarışmıştık.
Ayvacıkta yazlık evi olan ve yöreyi iyi tanıyan Mehmet bizi Bektaş köyü mendireğinin 300 m doğusunda kalan kulübeden bozma bir restorana götürdü .
Meğer burası herkesce bilinen ve ünlülerin sık sık gelip balık yediği Muammer Can beyin mekanı imiş.
Salaş ve sempatik sözcüklerinin anlamlarının cuk diye oturduğu bir yer.
Neredeyse bütün günümüzü ve hatta gecemizi orada geçirdik. Olağanüstü güzellikte ve tazelikte mezeler balıklar yedik. Ayşe acilen Muammer ustadan Kalamar dolmasının tarifini aldı (sanki Sinop'ta kalamar bulabilecekmiş gibi).
Adet olduğu üzere her raporda bir hayvancık var. Martı, ördek köpek vs. Bu rapor için de yeni doğmuş yavru keçi bulup annesi ile beraber fotograflamış Ayşe.
Ertesi sabah saat 6 da buluşup beraberce balığa çıkmak üzere Mehmetle sözleştik, güzel ve eğlenceli bir günün ardından teknemize gidip muhteşem bir uyku çektik.
Yarınki raporda bol balık olur diye bir his var içimde öyle ya burası Sivrice yani amatör balıkcıların cenneti...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum var:
Yorum Gönder