"Gün olur, alır başımı giderim,. Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim,. Yelkovan kuşlarının peşi sıra. ..."
29 Mayıs 2009 Cuma
Müreftede öğle yemeği molası
Öyle anlaşılıyorki Deniz Tarağı konusu bazı arkadaşların aşırı ilgisini çekti. Bende bir deniz Tarağı hikayesi daha yazmaya karar verdim.
Mürefte barınğına girip güzel bir şekilde çok uygun hazırlanmış rıhtıma bağladık ve yemek hazırlıkları başladı.
Yandaki fotografta sabah denizden çekip kovaya koyduğum deniz tarağı torbası görülüyor. Mürefteye gelene kadar suyu taze ve oksijenli tarakları da canlı tutabilmek için iki kez sularını değiştirmiştim.
Ayşe içinden bir tencere dolusu (yaklaşık 20-25 tane alıp haşladı ayıkladı. Sarımsak , zeytinyağı ve domatesle kavurduktan sonra haşladığı makarnanın içine katıverdi.
Buyrun işte nefis bir ''penne marinara ala tarakiata'' böylesini İtalyada bile bulmak neredeyse imkansız.
Yemekten sonra ise ver elini Hoşköy yolu. Dümenci dümen başına ve miço da mutad makamına.
Konular:
deniz tarağı,
miço,
penne marinara
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum var:
Resimlerde, penne de enfes gözüküyor...
Civciv penne cok guzel gorunuyor, ellerine saglik; Kaptan, MICO'nun kafasini benim icin kocaman op, bayildim o poza..Saatini bilsek Galata koprusu'nun altindan gecerken RAST'a selam vermek isteriz, iyi seyirler...Aynur
Yorum Gönder